Сафия: Әлижан, ағаң тұрмады ма, жаным? Жоқ, обал ғой, жұмысқа кешікпесін деп сұрадым. Әйтпесе шаруам қанша? Енді оның әйелі емеспін



бет3/5
Дата23.06.2023
өлшемі136,6 Kb.
#103250
1   2   3   4   5
01:10:40
SEYFİ :- Ney çıktı babam?
FAYSAL :- Fake oğlum fake. Sahte yani. Cemal nikahtan yırtmak için kendini kaçırmış. Nereye gittiklerini bulabilir miyiz Oğuz Bey?
OĞUZ :- Mobese kameralarının olduğu yerlerde geçtilerse buluruz.
SEYFİ :- E bak Oğuz babam, bak bak.
OĞUZ :- İşte bakın burası meydan. Meydandan geçip eski köy yoluna sapmışlar.
FAYSAL :- O yolun kamerası var mı?
OĞUZ :- Var.
SEYFİ :- Bulalım babam bul.
FAYSAL :- Ulan Cemal. Fare deliğine girsen bile, seni oradan bulup çıkartacağım ben.
PEMBE :- Ne haber Sevda?
SEVDA :- Ne istiyorsun Pembe?
PEMBE :- Aşk olsun kız. Sen niye bana böyle soğuk yapıyorsun ya?
SEVDA :- Babaanneme yaptığın terbiyesizlik yüzünden olabilir mi acaba?
PEMBE :- Haklısın Sevda’cım. Ama o olay bir anlık sinirle oldu. Benim sana sormam gereken çok önemli bir soru var.
SEVDA :- Eve dönmek için yardımımı istiyorsan, unut.
PEMBE :- Yok. Başka bir şey. İlyas gerçekten senin arkadaşını arabayla ezmeye kalktı mı? Doğru değil mi? Hiç inkâr etme annem her şeyi anlattı. E peki sen niye hala bu adamı çekiyorsun Sevda? Dur ben söyleyeyim; seni tehdit ediyor değil mi? Peki Sevda, o çocukla aranda gerçekten bir şey oldu mu?
SEVDA :- Ya yok öyle bir şey. Biz Kaan’la sadece arkadaştık. İlyas her şeyi yanlış anladı.
PELİN :- Aa, ne haber Sevda?
SEVDA :- İyidir Pelin senden?
PELİN :- İyi ya. Çok özlemişim.
PELİN (SES) :- Ne olsun derslerle uğraşıyoruz. Vizelerde başladı. Vallahi sabahlayıp duruyorum.
SEVDA :- Bende öyle ya. Bir kahve içelim mi?
PELİN :- Olur.
SEVDA :- Arkadaşta kalkıyordu zaten.
PEMBE :- Tabii tabii. İyi Sevda’cım, görüşmek üzere.
CEMAL :- Şalgam suyu geldi. Git alda gel hadi.
- Ana. Faysal’ım.
- Seyfi kardeş. Valla tam zamanında geldiniz ya. Allah’ıma kurtuldum çok şükür. Ya ben bu iblislere dedim. “Ya benim yarın nikahım var. Kaçırmayın beni kurban olayım” dedim. Dinletemedim ya. Ama neyse çok şükür kurtuldum.
FAYSAL :- Bırak numarayı Cemal. Kaçırılmanın düzmece olduğunu biliyoruz. Her şeyi sen planladın.
CEMAL :- Faysal’ım ne diyorsun sen Allah’ını seversen ya. Ben manyak mıyım? Niye kendi kendimi kaçırtayım?
SEYFİ :- Lan niye olacak? Gülay’la evlenmemek için. Ne hikmetse tam böyle nikah olacağı zaman, hep böyle başına bir şey geliyor. Niye acaba?
CEMAL :- Ya kardeş sen bir sussana ya. Ben kayınçoma bir şey anlatmaya çalışıyorum şurada. Bak yemin olsun, Allah bin belamı versin ki bu herifler kaçırdı beni.
FAYSAL :- Ne sebepten peki Cemal?
CEMAL :- Ne bileyim fidye içindir sanırsam ya.
- Değil mi lan?
ERKEK 2 :- Evet, evet fidye için.
CEMAL :- Aha.
FAYSAL :- Lan kaçırdığınız adama testi kebabı mı ısmarlıyorsunuz? Valla çok tatlısınız ya. Maşallah size.
CEMAL :- Doğru valla. Ama kaz gelecek yerden tavuk esirgememek içindir sanırsam. Çünkü bir sürü fidye alacaklar ya. O kadarda ikramları oluversin yani.
FAYSAL :- Kes lan tatava’yı Cemal. Mobese kaydından her şey görülüyor.
CEMAL :- Mobese mi? Yani Mobese derken?
SEYFİ :- Nasıl Mobese derken? Sizin sokaktaki Mobese’ den söz ediyoruz. Faysal Abim senin için endişelenince, emniyetteki yakınımıza gittik. Danıştık.
FAYSAL :- Yani kaçırılmanı dakikası dakikasına izledik. Lafın kısası, yemedik Cemal.
CEMAL :- Evet. Görüyorum yememişsiniz.
HASİBE :- Hayırlı işler Vahap.
VAHAP :- Sağ ol Hasibe Abla.
HASİBE :- Ablam. Ya sen bana şöyle 100 gram kadar beyaz peynir, 50 gramda zeytin veriver he.
VAHAP :- 50 gr zeytin mi?
HASİBE :- Evet. Biz evde çok durmuyoruz ya, yenmiyor. Yazık ya israftır. Hatta 50 gr bile fazla ya. Adam başı ikişer tane zeytin neyimize yetmiyor, değil mi? E düşün ya, dört kişiyiz. Sen bana orada 8 tane zeytin ver. He anam. Ama bunları yazacaksın he. Parasını sonra vereceğim olur mu?
VAHAP :- Yazarım tabii ayıp ediyorsun. Dur sen.
HASİBE :- Vahap, oğlum senin kafana saksı falan mı düştü ya? Bunlar ne?
VAHAP :- Ne olacak Abla? Bugün lazım olmazsa yarın mutlaka lazım olacak. Sen al bunları, ben yazıyorum nasıl olsa.
HASİBE :- Allah, Allah… Hayır sen parasını almadan adama selam bile vermezsin. Bu kaşarın eskisini, nohutun koç başını vermekte ne?
VAHAP :- Ne olacak bacım? Kaç yıllık komşuyuz şurada. Bu aralar sıkışıksın biliyorum. Yardımcı olayım dedim.
HASİBE :- He. Ya hakikaten çok yardım sever bir insansın ha. Ki o sebeplen iki gün evvel iki tane ekmek ver diye yaz dedim suratını sallandırdın. Şimdi ne oldu da böyle birdenbire meleke kesildin sen, ben onu anlamadım? Konuş bir şey diyeceksin. Oğlum söyle. Söyle. Lan konuş. Lan konuş valla kafanı gözünü yararım. Camını çerçeveni indiririm konuş.
VAHAP :- Dur tamam yapma söyleyeceğim. Küçük damadın geldi.
HASİBE :- Evet.
VAHAP :- “Ne istiyorlarsa ver” dedi. “Parasını ben vereceğim” dedi.
HASİBE :- Kim? İsmet mi dedi öyle? Bak.
VAHAP :- Evet, kızma Hasibe Abla. İyi niyetle şey etti çocuk.
HASİBE :- Bana bak. Sakın bana o iti savunmalara kalkma. Bunların parası ödendi diyorsun şimdi he.
VAHAP :- Evet Abla.
REFİKA :- Ah çocuğum ah.
SAFİYE :- Ah Cemal’im ah. Aç mıdır, tok mudur, ne hallerdedir?
MAVİ :- Ya Safiye Abla üzülme artık ne olur. Bak çok kısa bir süre içinde gelecek Cemal göreceksin.
SAFİYE :- Ne zaman gelecek Mavi’m? Bugün mü gelecek? Yarın mı gelecek? Tam olarak ne zaman gelecek? Allah aşkına bana bir şey söyle. Ya bu fidyeciler benim Cemal’i mi böyle aylarca rehin tutarlarsa ben ne yaparım?
REFİKA :- Safiye. Niye böyle diyorsun kız? Aaa, niye yapsınlar böyle bir şey?
FAZIL :- Evet Safiye. Fidyeyi verdikten sonra niye tutsunlar ki?
SAFİYE :- Bilemeyiz babacım. Belki de psikopatın teki Cemal’imi kaçırdı. Sonrada Cemal’in muhabbeti adamın hoşuna gitti. E, biliyorsunuz ki Cemal’imin muhabbeti çok iyidir. Çok hoş sohbet bir insandır kendisi. Cemal’i bırakmamaya karar verdi. Hayır yani her türlü ihtimali düşünmemiz lazım.
REFİKA :- Ayy. Ay deme Allah aşkına. Vallahi yüreğim sızlıyor. Oğlumu göremeyeceğim mi ben?
- Allah’ım ben Cemal’im olmadan yaşayamam, yaşayamam.
ALİ :- Yenge. Senden rica ediyorum bir süre konuşma. Bak senin yüzünden annem kötü oluyor ya.
İSMET :- Ya Abi. Niye aramıyor bu herifler ya?
ALİ :- Nerden bileyim oğlum ben? Allah, Allah ya. Zaten polisi aramamak için kendimi zor tutuyorum.
İSMET :- Aa… Ce, Cemal Abim geldi. Valla Cemal Abim aha geldi.
SAFİYE :- Nerde Cemal?
REFİKA :- Ay. Allah’ım Ya Rabbim sana şükürler olsun.
SAFİYE :- Anam. Cemal senin ne işin var burada?
- Ay ben şok şu an.
REFİKA (ARKA SES):- Rabbim sana şükürler olsun.
- Paşam.
SAFİYE :- Gerçekten büyük bir şok yaşıyorum.
- Canım hoş geldin.
REFİKA :- Uuu, yavrum. Yavrum.
FAZIL :- Oğlum. İyi misin?
CEMAL :- Evet iyiyim babam.
ALİ :- Abi, iyi misin?
CEMAL :- İyiyim.
İSMET :- Valla superman gibi adamsın he Cemal Abi. Nasıl kurtuldun ya fidyecilerin elinden?
FAYSAL :- Anlatsana Cemal nasıl kurtulduğunu. Hadi.
ALİ :- Faysal Bey. Sizin bu olayla ne ilginiz var?
CEMAL :- Biraz karışık Ali’m.
FAYSAL :- Yok, hiç karışık değil Cemal. Ben basitçe anlatayım.
- Abin bu kaçırılma olayını kendisi ayarlamış Ali.
SAFİYE :- Ney?
ALİ :- Ne?
FAYSAL :- Sizin sokaktaki kamera her şeyi çekmiş. Emniyette seyrettik.
FAZIL :- Oğlum doğru mu bütün bunlar?
ALİ :- Baba niye doğru olsun ki? Böyle bir şeyi niye yapsın?
FAYSAL :- Kardeşimle evlenmemek için herhalde. Sakatlanması gibi bu da nikahtan kaçmak için bir numaraydı.
- Fazıl Bey. Size olan saygımdan bir şey demiyorum. Siz baba oğul aranızda konuşursunuz.


Достарыңызбен бөлісу:
1   2   3   4   5




©emirsaba.org 2024
әкімшілігінің қараңыз

    Басты бет