Мұстафа: Жоқ, мен істемедім. Асу. Тоқта! Тоқташы, өтінемін. Тыңдашы мені. Асу!
Керім: Ажар Оваджыкты әуежайға апарған таксиді көріпті. Жүргізуші де куәгер болыпты.
Фатмагүл: Тамаша! Таксистті де тауыпты. Керім, тұтқаны Мәриям әпкеге беремін.
Керім: Кез келген сәтте байланыс үзіліп кетуі мүмкін.
Мәриям: Алло? Құлыным?
Керім: Әпке.
Мәриям: Жарығым.
Керім: Бұйырса, келесі апта шығамын.
Мәриям: Бұйырса. Екі көзіміз жолда, сені күтіп жүрміз. Ке... Керім. Уақыты... Уақыты бітіп қалған сияқты.
Фатмагүл: Әпке, бітті. Бітті, бітті. Бұйырса, келесі апта бостандыққа шығады.
Мәриям: Бұйырса. Әумин, қызым.
Мұстафа: Ажар, тоқташы. Тыңдашы, өтінемін. Ажар!
Ажар: Жібер мені! Жібер, жібер! Оны сен өлтірдің. Айтқаныңның бәрі өтірік. Жұрттың бәріне өтірік айттың.
IPEK
Görecek miyiz acaba o günleri? Anne deyişini duyabilecek miyim acaba?
FIKRET
İşte bu yüzden hep bunları düşüneceğiz.
IPEK
Tamam.
FIKRET
Bunları atlattıktan sonra yaşayacağımız günleri düşüneceğiz. Hadi siz uyuyun. Sen de dinlen biraz.
IPEK
Fikret?
FIKRET
Hm?
IPEK
Yanlış anlamazsan… Bu gece burada kalabilir misin?
IPEK
Çok korkuyorum. Aklımda sürekli kötü düşünceler oluyor. Uyuyamıyorum.
IDIL
Anneniz hala ortaya çıkmadı galiba?
ADEM
Yok. Hayır. Elimin uzanmadığı yer kalmadı aramadığım. Nereye gider, ne yapar, öldü mü, kaldı mı, hiçbir fikrim yok yani. Aklı da gidik… Şimdi bir de bu… Ya ben hiç doğmasaydım yaa… Hiç doğmasaydım. Bunlar hiç başımıza gelmeyecekti yani.
IDIL
Biz buraları geçtik Adem Bey. Yani sizi gayet iyi anlıyorum. Anneniz kayıp. Ve siz annenizle ne yaşamış olursanız olun, onun için endişelenmeniz, onun için telaş etmeniz çok doğal. Ama biz elimizde neler var onlara odaklanalım.
ADEM
Yok! Kadın yok işte. Yok. Elimizde olan bu… Kaçtı. Benim yüzümden kaçtı işte. Hastaydı. Ben bunu göremedim işte. Bunu göremedik mesela… Hiç ziyaretine gitmedim.
IDIL
Biz buraları geçtik dediğim yer tam burası… Evet anneniz kayıp, doğru. Anneniz kayıp. Ama bunun suçlusu yok. Günahkârı da yok. Hele bunun suçlusu siz hiç değilsiniz.
ADEM
Ya ben ne yapayım o zaman ya?!! Ben kime öfkeleneyim yani?! Ben bu öfkeyi nereye koyayım?!
IDIL
Şimdiye kadar bu öfkeyle neyi halledebildiniz? Hâlbuki öfkeyi bir tarafa bıraktığınızda, etrafınızdaki insanlara şans verdiğinizde… Di mi… Neler kazandınız… Biraz onları düşünelim. Onlara odaklanalım.
IDIL SES
Öfkeyi iki ucu sivri bir ok gibi düşünün.
IDIL SES
Okun bir tarafı karşıya batar. Diğeri kişinin kendisine… Hele bir de…
IDIL SES
…bu yakınlarımızdan biriyse karşımızdakine duyduğumuz öfke aynı derecede bizim içimizi de acıtır. Ve biz o öfkeyle, o hırsla başa çıkamadığımız takdirde, içten içe kanamaya devam ederiz.
ADEM SES
Oh! Hemen her şeyi affedelim ne kolay! Bütün geçmişi, bütün yaşadığımız acıları bir çırpıda affediverelim bir çırpıda. OH! Hayat size güzel.
IDIL SES
Bakın hepimiz öfkeleniriz. Tabii hepimiz öfkeleniriz… Bu öfkeyi karıştırmayalım olur mu? Yani bize de öfkelenenler vardır. Bazı sorunları çözemeyebiliriz de… Ama en yakınlarımız söz konusuysa, konuyla bir uzlaşma yolu bulmak zorundayız değil mi? Yani anne, baba, kardeş… Bunları hayatımızdan silip atabilir miyiz?
IDIL SES
Yahut… Hayatınızdan çıkarmak ister misiniz? Bunu bir düşünmek lazım.
ADEM SES
Çıkarmak istedim. Yapamadım. Yani eskisi gibi olamayacağımızı biliyorum ama…
ADEM SES
Ne olursa olsun o benim canım.
IDIL SES
Affetmek hiç kolay değildir Adem Bey. Büyük emek ister. Ama birini affettiğimiz, affedebildiğimiz zaman, o sırtımızdaki çuvalı indirmiş oluruz. Di mi? Hani o iki uçlu oku böyle bir anda çekmiş oluruz.
IDIL SES
Karşımızdakinden önce aslında bizim iyileşmemiz için elzemdir affetmek. Siz çok uzun bir yol kat ettiniz. Gerçekten. İnşallah anneniz bir an önce tatsız bir şey olmadan ortaya çıkar ve sizinle de ikinizin ilişkisine başka bir yerden, başka bir pencereden; bu defa kimsenin suçlu ya da günahkâr olmadığı bir yerden, bir pencereden bakabiliriz.
Ya niye söylemedin hala burada olduğunu? O kadar haberleştik.
GÜLÇIN
O zaman sürpriz olmazdı.
SÜREYYA
Ay nasıl iyi geldi var ya seni görmek...
GÜLÇIN
Ay hadi ordan evlenen unuttu bizi. Bi gelemediniz Antalya'ya. O kadar oldu ki, ben birlikte müzik yaptığımızı bile unuttum. Süreyya deseler kim diycem artık
SÜREYYA
Ay haklısın. Hadi gel içerde sana ifademi vereyim.
GÜLÇIN
Ay hava çok güzel ben şurayı kestirdim gözüme
SÜREYYA
İyi hadi o zaman… Gülistan… Bize bir çay- Bize bir çay yapar mısın? Arkadaş biraz tiryakidir. İçine de bi ince dilim limon…
GÜLÇIN
Vay vay vay şımardım. Unutmamış da.
SÜREYYA
E herhalde ne unutacağım?
GÜLÇIN
Ay bir dakika! Güzelliğe gel! Kızıımm!! Bana burayı verseniz ben ev diye yaşarım yemin ediyorum! Bizim öğrenciyken beş kız kaldığımız ev bu kadar yoktu biliyorsun di mi?
SÜREYYA
Ay saçmalama abartma yok artık!
GÜLÇIN
Abartma? Hizmetliler, malikâneler… Birileri tam prenses olmuş. Dilara biraz anlatmıştı da ben abartıyor sanmıştım. Az bile demiş. Niye gelmedin yemeğe?
SÜREYYA
İşte geç haberim oldu. Bir de evde de sıkıntılar vardı falan… O yüzen yani… Boş ver sen beni şimdi. Sen anlat. Ne yaptınız?
GÜLÇIN
Akşam muhteşemdi. İşte geyik goy goy bol bol. Bizim her zamanki buluşmalarımız gibi. Ben de işte hala halktan sıradan bir vatandaş olarak bıraktığın yerde takılıyorum. Nasıl özlemişim seni!
SÜREYYA
Ben de.
SÜREYYA
Hah. Teşekkür ederiz.
GÜLÇIN
Teşekkürler.
SÜREYYA
Sağ ol Gülistan.
GÜLISTAN
Başka bir arzunuz Gelin Hanım?
SÜREYYA
Yok sağ ol teşekkür ederiz
GÜLISTAN
Afiyet olsun.
SÜREYYA
Ellerine sağlık.
GÜLÇIN
Kızıım! Beni bir ateş bastı. Bütün özgüvenim down oldu. Ben hiç sorumu sormadan paşa paşa çayımı içip kaçayım Gelin Hanım.
SÜREYYA
Ya! Ne oldu? Söyle sen bana.
GÜLÇIN
Yani bir müşkülümüz var tabi. Ama işim düştü de geldim sanma ha. Ne yapalım derken derken işte bu toplaşma, sonra seninle yazıştık falan, zaten seni görmeye gelecektim o anda bir ampul yandı. En güzeli Süreyya olur dedim ama anladım ben bu iş biraz yaş.
SÜREYYA
Ya yok söylesene sen bana ne oldu?
GÜLÇIN
Bizim bu son solist Şule var ya…
SÜREYYA
Hıı?
GÜLÇIN
Yurtdışına gidecekmiş efendim aklına esti bastı gitti.
SÜREYYA
E önemli bir işi vardır kızın belki?
GULCIN
Verilmiş sözlerimiz var. Yani acilen birini bulmamız gerekiyor ama yakında çocuklar yararına bir organizasyon var. Ona yetişmesi mümkün değil. Hem keman hem solist öyle malum hemen bulunmuyor. Gerçi bebeği de yazışırken öğrendim. Kurtar bizi diyecektim ama dilim ağzıma kaçtı hayatım.
SÜREYYA
Yok kaçmasın bence. Olur! Nasıl müziğe dönsem diye düşünüyordum ben de.
GÜLÇIN
Hadi canım!
SÜREYYA
Valla!
GÜLÇIN
Yemin et!
SÜREYYA
Valla yemin ediyorum!
GULÇIN
Zamanlama kraliçesiyim! Görüyor musun hiç bi şey tesadüf değil.
SÜREYYA
Kesinlikle değil. Ay sevgilim…
FARUK
Hayatım, misafirin mi vardı?
SÜREYYA
Evet.
FARUK
Merhaba. Hoş geldiniz.
GÜLÇIN
Merhabalar.
SÜREYYA
Gülçin. Faruk.
GÜLÇIN
Biliyorum biliyorum fotoğraflardan.
SÜREYYA
Gülçin’i hatırladın mı hani sana anlatmıştım üniversitedeki arkadaşım. Hani üniversiteden sonra sahneye çıktığım bir sürü olaylar.
FARUK
Ha hatırladım hatırladım hatırladım. Nasılsınız? Hoş geldiniz.
GÜLÇIN
Teşekkürler, siz?
FARUK
İyiyim sağ olun.
FARUK
Ee… Ne yapacağız hayatım peki?
SÜREYYA
Napcan?
GÜLÇIN
Siz çıkacaktıysanız zaten ben kalkıyordum
SÜREYYA
Ya aslında İstanbul’da ufak bir işimiz var. Doktor da laboratuvara yollamış İstanbul’a yollamış yani bebekle ilgili bazı tahlilleri ama daha zaman var?
FARUK
Ee benim gitmişken bazı işlerim var hayatım. Onları halletmem lazım. Sizi de böldüm ya kusura bakmayın.
GÜLÇIN
Rica ederim ne demek. Ben yolu açtım nasılsa, artık daha sık görüşürüz
FARUK
Tabii ki ya istediğin zaman… Oldu ben arabadayım. Tamam?
SÜREYYA
Tamam tamam sevgilim.
GÜLÇIN
O zaman senden haber bekliyorum.
SÜREYYA
Tamam.
GÜLÇIN
Ben böylesini bulsam 3 günde düşerim peşine. Kızım yok mu kardeşi falan?
SÜREYYA
Vardı ama verdik üzgünüm kalmadı. Gülistan! Hah! Ya çantamla montumu getirebilir misin? İçerde kalmış. Kuzum… Hadi görüşürüz o zaman. Ay vazgeçemedin sen de bu motor sevdasından…
GULCIN
Ne yapalım…
SÜREYYA
Teşekkür ederim.
GÜLİSTAN
İyi günler.
ESMA
Hah Fikret de geldi işte. Oğlum İpek de hazır mı?
FIKRET
Hazır geliyorlar.
ESMA
Hah.
FIKRET
Hoş geldiniz.
KIYMET
Merhaba oğlum. Biz sonuçlar için biraz gerginiz de. Ondan böyle…
ŞAHAP
Allah aşkına durumu yumuşatma Kıymet! Daha çok acımız var diye önceki kazığı unutacak değiliz! Ne oldu o herzelere? Ha ne oldu?! Hepsini unutacak mıyız? Yok mu sayacağız?!!
KIYMET
AAA Şahap! Şahap! Allah aşkına sırası mı?!
FIKRET
Hiç değilse bugün kavga etmeyebilir miyiz Şahap Baba?
ŞAHAP
Ben senin baban falan değilim!
FIKRET
Tamam.
ŞAHAP
Ayrıca hastaneden çıkınca doğruca eve gidiyorlar! Buraya değil!
Ne demek bakarız ya?! Senin baba olduğunu hatırlaman için ille bir musibet mi gerekliydi?!!
ESMA
Aaaaa!!! Biz hastalığımızla kendimizi unutmuşuz. Bu yaptığın iş mi şimdi canım?! Aaa! Ortalığı daha da gereceksen, evde bekleseydin sen haberi!
ŞAHAP
Bu kız sadece senin torunun değil Esma!!
ESMA
Çocukları rahatlatacak olan da senin bu tavrın değil. Oğluma laf etmeden önce bi kendi babalığına bak rica edeceğim!
FIKRET
Tamam…
ŞAHAP
Sen benim babalığımı sorgulayamazsın! Bir dakika! Bir dak-yok bir oturacağım bir şeyim yok benim… Oturacağım. Bir dakika… Bir dakika…
KIYMET
Şahap… Aç şu önünü…
ŞAHAP
Kıymet!
KIYMET
Tansiyonun çıktı haplarını almadın mı?!
ŞAHAP
KIYMET!! BENİ RAHAT BIRAK İYİYİM BEN!
KIYMET
Sakin ol Şahap!
KIYMET
Biz hastane köşelerinde sürünürken sen Garip'le otelde sefahatten gelemedin, ruhun duymadı! Şimdi de bize ayar mı geçiyorsun Esma Hanım?!
IPEK
Ya niye bağrışıyorsunuz yine?! Ne oldu?!
FIKRET
Yok bir şey…
KIYMET
Yok bir şey canım yok bir şey…
IPEK
Baba?!
ŞAHAP
İyiyim ben iyiyim…
IPEK
Ne oldu?!
ŞAHAP
Yok bir şey.
IPEK
Ben demiyor muyum size ya gelmeyin beni evde bekleyin diye?!
ŞAHAP
Ben! Ben hayatta seni bırakmam!!
IPEK
Tamam bak iyi değilsin zaten bir sakin ol! Bak benim artık daha başka bir şey kaldıracak halim kalmadı. Anne ne olur babamı al götür. Ben size haber vereceğim tamam mı?
FIKRET
Çıkabilir miyiz artık?!!
IPEK
Arayacağım ben seni tamam mı?
ŞAHAP
Tamam, tamam canım…
KIYMET
Tamam annem hadi.
ŞAHAP
Tamam tamam…
ŞAHAP
Şu evin haline bak ya! Kimse kimsenin umurunda değil! Esma hala Garip’in derdinde! Siz de beni durdurmaya çalışın!
KIYMET
Şahap gözünü seveyim kendini doldurup durma. Bak kızın bu meseleyi kocasıyla halletmek istiyor. Torununun, Ada’nın babasına ihtiyacı var. Halledeceğiz, sabredeceğiz… Gözünü seveyim birde sen hastalanma ne olur…
SÜREYYA
Ay Faruk aklım fikrim Ada’da ya… İyi olacak değil mi sevgilim? Çok da kötü zamanda denk geldi böyle…
FARUK
Evet, benim de… Ama işte birileri dağılınca diğerlerinin ayakta durması lazım ki koşturabilsin. Hem bu doktor randevusunu da erteleyemezdik. Daha ben Bursa’ya döndüğümde ofiste bir sürü işim var.