Казахский суд биев общекультурная ценность с. З. Зиманов


«Bir ayelge eki erkektin talasi»



бет4/9
Дата06.01.2022
өлшемі176,6 Kb.
#16721
1   2   3   4   5   6   7   8   9
Байланысты:
қазақтың билер соты

«Bir ayelge eki erkektin talasi» — «Bir kadina iki erkegin tartişmasi». Bu olayi XIX. yiizyihn sonlarmda Qarlik Rusya memuru i.Kraft, Kazak topraklannin bati kisminda oturan halk agzindaki hikayeden aynen kagida dokmiiş. Ona «Qok yillar once bir biy-hakime iki erkek bir kadim getirdiklerini» hikaye etmişler». Erkeklerden biri о zamanki olgiiye gore okur yazar guruhundanmiş — okur yazan var kim olursa olsun о zaman molla sayihrdi — Buhara'dan ve Rusya'dan elgiler geldiginde kabile liderinin katibi ve terciimani olarak hizmet gormiiş. ikincisi ise emir saraymdaki cahil hizmetgilerden biriymi§. Kadm, yalniz ve epeyce giizel ytizliiymiş, о da sarayda hizmette bulunmuş. Dava edenler iki erkek ve her ikisi de kadina sahip gikmak isterler, ama onun fikrini sormazlarmiş. Onlar, Biy'e bunun bir karanni bulmasini isteyerek ba§vururlar. Biy'ler muhakeme usuliiniin kaidelerinde ongoriildiigii gibi, iki taraf da hakim-biy'in gikaracagi hiikmii hig bir şart koşmadan kabul edeceklerine dair geleneksel orfleri yerine getirirler. Davahlar ve onlarm her biri deliller getirerek kadmin bir tek kendisine ait olduguna kanit verirler. Biy, kadim orada iig giin igin birakmalanm ve hiikmii ogrenmeye bu siire bitince gelmelerini soyler. Erkekler gittikten sonra Biy, kadim izlemeye başlamiş: evindeki odalari nasil temizledigine, yemegi nasil pişirdigine ve sofrayi nasil hazirladigini dikkat etmiş. Biy, onun yazi takimmi diizene sokarak toplayabildigini, yemek anlayişi kir yemekleriyle sinirli olmadigini ve daha «kiiltiirlii» birinin hoşuna gitmeye gahştigim farkeder. Biy, bunu esasa alarak kadinm okuma yazma bilen, gogebe toplulugundan olmayan başka bir erkegin yaninda bulunma ali§kanligina sahip birisi olduguna ilişkin kesin yargiya vanr. Biyin iig gun siire bittikten sonra kamtlar getirerek gikardigi hukmu, iki tarafin da aracilari adil olarak itiraf ederler».

3. «Jorga dawi» — «Yorga At Davasi». Sirim Biy (Kiigiik Yiiz XVIII yy.) gozlem giicii yiiksek ve gok getin mahkeme duruşmalarda taraflarm segimine gore gok kez «Tobe biy» — «Biiytik Biy» olarak segildigi anlatilir. Bir giin ona iki kişi başvurur: onlardan biri Biyin kendi kabilesinden yakm akrabalarmdanmiş, ikincisi ise uzak kavimlerin birindenmiş ve yerli Biy olarak iinvam da varmiş. Tartişmali işin goziimii igin Sirim Biy'in (sonra halk ayaklanmasma onderlik yapar) kendisine başvurma teklifini davaci, fakirleşen yerli Biy one surmiiş. O, Sirim Biy'in davahya akraba oldugunu bildigi takdirde oyle yapmiş. Biyler mahkemesinin halk arasmda meşhur olmasmin bir sebebi de budur: Sirim gibi biyler, ozellikle ust sinif biyleri, Biyler Akidesini asla bozmazlar, sadik kalirlar: «Tura biyde tugan jok» — «Dogru Biy'de akraba olmaz». Tartişmaya konu olan mahkeme işinin ozeti şoyledir: davaci Biy'in ifade ettigine gore, yerli bir iinlii şahsi anma toreninde yapilan at yanşmasmda onun yorga ati odiil kazanir ve at bilgigleri tarafindan ozel cins ve perspektifli at oldugu kabul edilir. Bu yorga atin siirtiden ayn otlamak bir adetiymiş ve gece obasina gok geg donermiş, bazan da meradan donmezmiş. Bir giin о at siiriiye geri donmez ve onun izini kaybederler. Bu olay iki sene once olmuş. Gegenlerde Alimuli kavimlerinin uzaktaki bir yaylasina misafirlige gidiyor, orada diizenlenen bir yarişmada kendi atini taniyor, yarişmaya katilan yorga atini koşusundan, koşarken art ayaklarim atişindan ve diş goriiniişiinden biliyor. Yeni sahibi ona kendi atini geri vermek istemiyor. Davali yani yorga atin şimdiki sahibi, gergegi gizlemez, oldugu gibi ortaya doker: davaci Biyin obasindan gok uzakta, onun stirtilerinin hig otlamadigi bir yerde kurtlar tarafindan yaralanmiş, kan revan iginde dermansiz kalan ati buluyor ve onun mevzun yapisini, keskin gozlerini farkederek ozel bir bakima ahyorlar. At tam manasmdaki giizel bir yorga olarak gikar. O, Kipgak-Kazaklarm «Jurtta kalgan jurttiki» — «Yapayalniz terkedilerek kalan herkesindir» denilen eski kanunlanna dayanarak kendisinin ata sahip oldugunu ileri siirer. Yorga at siirtiden kendi ahşkanligi ile aynlmiş ve ona siirtiden ayrilmamayi ogretemediginden davaci kendisi sugludur. Davalinin ifadesine gore, yorga at kendisinin de mensup oldugu başka kavimlerin gogtip konduklan uzaklardaki otlaktan bulundu. Demek bunun gibi durumda goztim yapmanin başka yollarina başvurulmahdir: «Adaskan maldm ttibi eki jil» — «Kaybolan hayvan igin zaman aşimi iki yildir» ornegi izlenmeli. Davali ifadesinde kendisinin Kazaklarin kanunu «Jargi»yi iyi bildigini gosterir ve yorga ati ihmalkar sahibine iade etmeye mecbur olmadigim ispat eder. Hakim Sirim Biy, Kazaklarin «Jargi» kanununun hukuk dtizgiilerini daha iyi bilen, derin tefsirler yapan biriydi. O, giizel bir konuşma yapar ve konuşmasinin sonucunu «Tapkan kwanadi, tamgan aladi» — «Bulansevinir, taniyan alir» denilen baş kaideye gore baglar. Buna ek olarak başka bir hukuki kaideyi de dile getirir: «Tapkan iye, taniyan iyesi» — «Bulan sahip, taniyan sahibidir». işte bu kaide, btitiin başka ayn kaidelerden tisttin oluyor, ama bunun yanisira taraflarm sorumluguna dair sorunlar ozel bir şekilde goztimlenir. Sirim Biy, karara başka bir yolla variyor:

a) yorga at, davaci davaliya yani ikinci sahibine elinde bulundugu iki sene zarfinda tartişmaya konu olan atin iyileşmesi igin, bakimina, yanşmalara hazirliklar esnasmda harcadigi btitiin masraflari ve bu iki yil igerisinde aliştigi kendi malini elinden gikaracak davalinin manevi kaybini da yerine getirmek şartiyla davahdan ilk sahibine gegecek.

b) tazminat, koşucu atlar yarişmasinin 4 odtilti miktarinda belirlenir: burada bir yilda iki defa at yarişmasi gegtigi hesaba katilarak, 3 yaşindaki yirmi at odemesi gerek. (Her odiil 5 at oluşturmakta). Biy, bununla beraber yorga at, sihhati yerinde oldugu takdirde iki yil igerisinde dort odiil kazanacagi zanniyla boyle karara variriyor.

c) veya yorga at, davalida kalacak, о zaman о davaciya tig odiil bedeli — tig yaşindaki on at ceza odeyecek.

Yorga atin sahibi, koşucu atm eski gtictinti ve hizim yerine getirmenin kendisi igin zor olacagmi, zaman ve masraf gerektigini dtiştinerek, davaci olan yerli biye Biy- hakimin koştugu şartlarla geri vermeye razi gosterir ve halk ontinde bunu tasdik eder.

Biy kararini orada bulunanlar, merakh kalabalik ve taraflar bir tek mtimkun olan ve en adil hiikiim olarak kabul edilir.



4. Dahabirmahkemeornegi «Tanbahattuyagman» — «DamgahAtToynagindan» — manasi: «Iyi at kendisini hareketiyle belli eder». Bu mahkeme karan hakkinda halk arasina yayilmiş birkag varyant hikaye var. Her hikayede ayn Biy olmakla beraber onlarm ttimtintin ozeti aynidir. Biy'e iki kişi başvurur ve her ikisi de atin ancak kendisine ozel oldugunu iddia ederler. Birincisinin de, otekisinin de ne bir şahadeti, be bir delili varmiş, kanitlayacak hig bir şeyleri yokmuş. Bir varyanta gore, bahse girenler, tin salmaya başlamiş geng bir Biy'i kiskanarak onu toplumun goztinden dtiştirmek igin ona gelirler. Başka bir varyanta gore, onlar, hayirhah kişiler imiş, ancak Biy'i sinamak ve tecrtibe kazandirmak igin deneyim yapmişlar. Biy-hakim, bahse girişenlerin belli bir niyetleri oldugunu igten anlamiş ve bunun gibi işleri kendisinin gozebilecek bilgisi ve becerisi oldugunu gostermek istemiş. O, tig aşamadan oluşan ati tanima stireci yaptinr. Davali ati donu, kill her şeyi ayni olan birkag atla beraber koyar ve onlardan kendi atini gostermelerini ister. Taraflar, hig şaşmadan buluyor ve davali ati işaret ediyorlar. ikinci kez btitiin atlara tegelti kapatir, hayvanlarin yalniz ayaklarmi agik birakarak başlarini da orttilti tutar. Biy, tartişma yapan kişileri atlanni ayaklanna bakarak tanimalan igin gaginr. Bu defa da iki taraf yanilnnyor ve ati hemen tamyorlar. Ugtincti kez Biy-hakim, davacilan hayvanlara sirayla yaklaşip kendi atini tanidaktan sonra hemen dizgininden tutmalanm teklif eder. Btitiin bunlan seyretmekte olan Biy, halkin karşismda kendi kararini verir ve bahse giren bir kişiyi atin gergek sahibi olarak ilan eder ve digerini yalan deliller getirdigi ve yalan soyledigi igin cezalandmr. Biy-hakimin boyle bir hiikiim gikarmasina neden olan şuymuş: ilk iki aşamada o, atin iki erkegin birisine onlar yanmdan gegerken gok zor farkedilen bir karşilik verdigini gortir, fakat ona dayanarak kesin bir yargiya varmak mtimktin olmuyor. Ugtincti aşamada erkekler tanidiklan atin tam yanina gidip dizgininden tuttuklan sirada, at onlardan birine nazli bakişlanyla kar§ilik verir ve biraz rahatlamiş gibi bir bigim gostererek bir ayagmi toynagimn ucuna basip hafifge kaldinr. Btitiin bu izlediklerinden Biy, en dogru olan kendi hukmtinti verir ismi belli olmayan bu hakimin hiikmii, «Tanbah at tuyaginan» — «Damgali atin toynagi da işaret verir» balikli bir mahkeme ornegi olarak kalir.

5. «Elin tapkan nar dawi» — «Yurdunu bulan tek horguglii deve hakkindaki dava». Ayteke Biy'in hiikmii hakkmdaki bu efsane, 1962 yilinda Kizilorda ilinde kagida doktilmtişttir. Hikayeye gore, dava XVII. ytizyihn sonunda ya da XVIII. ytizyilin ilk yansmda gegmiştir. Ayteke Biy'in halk arasinda meşhur oldugu zaman tam о siralardir. Bu davayi da Ayteke Biy hiikme baglar. Tek horgtiglii aruana cinsli «nar» deve yetiştirmeye dtişktin Sirderya vadisinde oturan birisi, soz konusu develerden bir tane dişi aruanayi uzaktaki Tiirkmenistan'a satar. Arada iki sene gegtikten sonra bu deve sahibine geri doner, nehirlerden aşarak bir haftalik beş ytiz kilometre engelli yolu geger. Bu yolda gok acikli olaylar yaşaniyor. Gogebe Kazak hayvancilan bu cins nar develerin ozel huylanni iyi biliyorlardi. Ozellikle dişi nar develer dogdugu obaya ve sahibine candan baglanirlar ki, gurbete ahşmalan gok zor geger ve onlarm kendi yurduna geri dondtigti de olur. Halk, onlann dogdugu yere ancak olmek igin geri dondtigtine inanir. Ayni şey gurbete satilan dişi nar devenin başindan geger. Yeni sahibi, onun gorulmemiş bir cefa gektigini farkediyor ve gebe kalan deveyi bir sene boyunca gece gtindtiz goz altina aliyor, boş birakmiyor. Bu cins dişi develerin gebe oldugu stirece uzak yollara tek başina koyulmadigi ve yavrusuna gok bagli oldugu herkes tarafindan biliniyordu. Koşegi biraz biiyiiyiip giiglendikten sonra bir gece aruana, yavrusunu yanma alir yeni sahibini terkedir ve kendisinin dogdugu obayi arayarak yola koyulur. Kagarken onlara arkalarindan takipgi yetişir ve о koşegin başina tuzak gegirip koşek de yardim isteyerek bagirdigi zaman aruana atli takipgiyi ayaklari altina eziyor, oldiiriiyor ve ko§egini tuzaktan kurtariyor, boylece tekrar yavrusunu yanma alarak kagmaya koyulur. Yolda onlarm genişge bir nehirin obtir tarafina gegmeleri gerekir. Koşek suya giriyor ama biraz yiiriidiikten sonra nehir suyundan korktugu igin anasinin arkasini birakiyor ve kiyiya geri doniiyor. Aruana, koşegini izleyerek tekrar sudan giktigi zaman uzaktan gelen seslerden takipgiler grubunun yaklaştigim hisseder. Ko§egini birkag kere nehri gegmeye zorlamak istiyor ama, hig bir şey yapamiyor ve yavrusunu yabanci tilkeye birakmak istmeyen aruana ona sert bir tekme atiyor, yere diişen koşegini ezerek oldiiriiyor, kendisi nehri gegiyor ve gok gegmeden dogdugu iilkeye vanr. Bu olaydan dolayi komşu Tiirkmenlerle Kazaklarin aralan bozulur. Ttirkmenler, aruana devenin kendilerine iade edilmesini ve olen takipgi igin kan hakki ister, koşegin oliimii igin de Kazaklan sorumlu tutar. Bu acikli vaka onlarm dediklerine gore, Kazaklar tarafinda yaşanmiş ve biitiin olay kendi yurduna donmek isteyen aruana devenin yiiziinden oldugu igin onun «yurdu» da sorumluluk taşimasi gerekiyor. Kazaklar tarafi ise kendi iddialarmi ileri stirerler ve Tiirkmenlerin taleplerini yerine getirmekten vazgegerler. Tartişma о kadar btiytir ki, Tiirkmenler ile Kazaklar arasmda «kiigiik savaş» başlanma imkam ortaya gikar. Uzun sure iki tarafi da memnun edecek bir hiikiim bulunmuyor. Nihayet onlar, «Tobe Biy» — Baş Hakim olarak yalmz Kazakistan'in Giineybati bolgesinde degil diş iilkelere de gok meşhur olan taninmiş Biy Ayteke'yi segerler.

Ayteke Biy, aşiri derecede heyecana gelen halki yatiştirmak niyetiyle iki tarafin temsilcilerine sorular verir. Sorulara once iki tarafi temsil eden Baş Biylerin, sonra orada bulunan «aruana» sahiplerinin cevap vermelerini ister. Ayteke Biy'in sorular: a) «Urlik jok jerde, zorlik jok jerde, korlik jok jerde kanday ayip ttirleri boladi?» — «Hirsizhk yokken, adaletsizlik yokken, eziyet ve zultim yokken ne gibi ceza tiirleri olur?» b) «Eline kaytkan erge kim borişti? Jerine sagmişpen kaytkan narga kim bonşti?» — «Gurbeti birakip yurduna donen yigide kim borglu? Obasina hasretle donen nar deveye kim borglu?» c) «Nar tawekel» basinda iilgi bolip nardan kaldi ma, adamnan kaldi ma? — Nar tawekel — Nar tevekkiil» ornek olarak ilk once nar deveden mi kaldi, adamdan mi?» d) «Urpagin jawga kiymay olimge kiysa kim jawapti?»— Neslini ele gtine birakmaktansa olmesini tercih ederse kim sorumlu?»



Ayteke Biy, davaci taraflara ve orada toplanan biiytik kalabaliga hitap ederek ve onlarm deve hareketini takdirle karşilayan fikirlerini alarak, yalmz miinakaşa taraflarinin gerginligi gidermiyor, bununla beraber о tasarladigini gergekleştirme imkamni elde ediyor: o, koşegini kiyarak kendi yurduna donmeye cesaret eden hayvana karşi acima duygusunu uyandirmak ister. Kalabaligin fikrini ve davaci taraflarm temsilcilerinin cevaplarini, konuşmalarini dinleyen Ayteke Biy, kendi htikmtinti duyurur. Bu hiikmii esas itibariyle taraflan temsil eden Baş Biyler de uygun gortir: a) aruananin ilk sahibi, Ttirkmenlere satiş bedelini geri vererek nar deveyi kendisi alacak; b) nar devenin koşegini kaybettigi igin lzdirap gektigi ve eskisi gibi satilabilecek hale getirilmesi igin kendisinin onceki fiyatinin yansi kadar masraf gerektigi hesaba alinarak Tiirkmenlere odenecek bedelin tam yansi kesilecek; c) takipgi ile cins develerin yavrusu olan koşegin oliimti, bu olaym Kirda yaşanmasi bir kader işidir. Ayteke Biy, kendi hiikmiinii «aruana istedigi hayati hak etti ve о kendi davramşiyla akraba halklan ancak yakinlaştinyordur» sozleriyle bitirmiş. Biy'in bu hiikmiiyle siiregelen tartişma nihayet bulmuş.

7. «Kulannan tugan besti juyrik at dawi» — «Yabani attan dogan beş yaşindaki koşu atin davasi». Işin asili şoyledir: aygir iig yaşindaki cins bir kisragi (kunajin baytal) takip ederek at siiriisiinden kovmuş ve kisrak boylece kirda yalmz başina kalmiş. Ug yaşinda bu kisrak kin dolaşirken kulanlar (yabani atlar) siiriisiine katilmiş ve gebe kalmiş. Bir giin zengin birisinin at siiriiciisii, kirdan yabani atlar arasmdan kendini ve atlar siiriisiinii gortince kagan kisrak ile kulunu gortir. Yabani atlarla (kulanlarla) birlikte yavrusunu yalmz birakarak kisrak da kagip gider. Kulunu at siiriiciisii kendisiyle beraber gottirtir ve zengin sahibi geleneksel usulle о kulunu başka bir kisragin yanina koşarak aliştirmiş, bu kisrak onu kendi yavrusu gibi kabul etmiş. Bu kulun, beş yaşina geldiginde bir gok yanşmalarda odiil kazanir. Bir giin koşu atlarin yarişmasini izlemekte olan birisi, bu atin sahibine şoyle diyor: «Mynaw menin jilkimnan şikkan at. Munm menin jilkim ekendigin stiyeginen tanidam. Atti kaydan aldin?» — «Bu benim atimin soyundan gikmiş, cinsi ayni. Bunun benim atim oldugunu kemik yapsindan ve başka da ozel belirtilerinden tanidim. Ati nereden aldin?». Koşu atin sahibi: «Oz jilkimnin balasi. Oz biyemnen tugan. El biledi». — «Kendi atimin yavrusu. Kendi kisragim dogurdu. Halk bilir». iki taraf da beş yaşindaki cinsi ozel koşu ati kendisinin bilir, deliller ileri stirer ve digerine vermek iştemezler. iş btiytik bir kavgaya ulaşir. Taraflar, bolgedeki taninmiş Biy Aktaylak'a (1742-1838 yillar.) hiikiim vermesi igin başvurmak kararina variyorlar. Aktaylak Biy, taraflarm delillerini dinliyor, fakat ikisinin de verdikleri kanitlardan birine tistiinltik bulamiyor ve onlara «Mamir ayinda koy kozdaganda kelinder» — «Mayis ayinda koyun kuzuladigi zaman gelin» diye teklif eder. О zaman kendi hiikmiimti verecegini soyler. Ve oyle oluyor. Ytizlerce kuzu ayri bir yerde tutulur. Aktaylak Biy, ati isteyen davaciya otlaktan kuzusunu emzirmek igin acele ile donen koyun stirtisti gostererek: «koyun siiriisiinden bir tanesini segin ve onun ozel belirtilerine gore ayn tutulan kuzular arasmdan onun kuzusunu bulun, anasma getirin» der. Davaci, siirtiden rastgele yakaladigi bir koyunu iyice inceleyiverdikten sonra, kuzulan birer birer gozden gegirir ve bir tanesini segip koyuna getirir. Koyun hemen kuzuyu koklar, yavrusunu tanir ve isteyerek meleyip, emzirmeye koyulur. Aktaylak Biy birden kendi kararini beliritir, davaciyi hakli sayar. Ama şoyle diyor: «Bui at iyesinin enesinen kalgan jas kulindi biyesine telip, oltirmey mal kilip asirap, kazir mine bayge at boldi. Munin enbegi zor. Sondiktan asil attin basin jeti bestige kesem. Attin iyesi, sen, attin janm bagasin tole de atindi al, bolmasa atti iyelenip jtirgen kisiden janm bagasin al da, sommen bitisinder» — «Bu at sahibinin kisragmdan kalan kiigiik kulunu kendi kisraginin yanma koşup, oldiirmeden biiyiitiip bakti, şimdi goriiyorsunuz gok giizel koşu ati olmuş. Bunun emegi biiyiik. Bundan dolayi degerli cins atin bedelini beş yaşindaki yedi at olarak belirliyorum. Atm sahibi, sen, atm yarim bedelini ode ve atini al yoksa ata sahiplik eden kişiden yanm bedelini al ve boylece uzlaşin». Orada bulunan herkes Aktaylak Biy'in bu htikmiiniin adil ve hakli olduguna kanaat getirirler.

8. «Bala dawi» — «Qocuk Davasi». Biyler mahkemesinde tetkik edilen ihtilafli durumlarda alişilmiş ve geleneksel yargilama usulleri, bazan istenilen sonucu vermeyebilir ya da tatbiki imkansiz olabilir. Bunun gibi durumlarda şart ve ko§ullara gore, hak iddia eden taraflara kimi kez psikolojik etki yapmayontemi kullanihr. Halkm tarihi hafizasmda boyle bir olay da saklanagelmiş. Bu vaka, mahkeme işlerindeki ustahgi ile engin Kazak kirlanna adi meşhur iinlii Kazibek Biy'in (1667 — 1763) ismiyle ilgilidir. Kazibek Biy'e uzak obalardan iki kadm ba§vurur, bu iki kadm da bir gocuga hak iddia ederler. Birisi: Ben gocugumu gok kiigukken kaybettim, şimdi de bu kadindan buldum, fakat о bana gocugumu vermek isteniyor. Obiirii ise onun dediklerini itiraz ederek, gocugu kendisinin dogurdugunu soyler. Taraflarm her ikisi de ya bir tanik ya da bir ikna edici delil getirmemiş. Kazibek Biy, biraz dtiştintip taşmdiktan sonra gocugu iki kadmin ortasina koyar ve ikisine onun iki kolundan tutmalarmi buyurur ve kati bir şekilde şoyle der: «Eger siz goniillii olarak ikinizden gocugun gergek anasi kim oldugunu soylemek istemiyorsaniz ve her ikiniz de kendi hayatmizi bu gocuksuz goz oniine getiremezseniz, ben gocugu ikiye ayiracagim, her ikinize de ondan bir parga kalsin, evinize yakin bir araya gomer ve her ikinizde de ondan ebedi bir hayal ahrsiniz.» Kazibek Biy, bunlari soyleyerek kinindan işildayan gelik kilicmi geker ve «ciddi» bir bigimde dedigini yapmaya hazirlik gosterir. О anda gocugu kendisinin dogdugunu tekrarlayip duran kadm dile gelir: «En azmdan gocugun yansi benim olsun.» Digeri ise higkiriklar atarak: «Eyvah! Biy, kesmeyin, pargalamaym gocugu, nerde olursa olsun ama, hayatta olsun! Ben vazgegiyorum.» Bunu soylemesiyle gocugu kendi govdesiyle abanmasi bir olur. Biye bunu yapmamasi igin yalvarmaya başlar. Kazibek Biy, yalvaran kadmin kar§isindan gekilerek kendi yerine gelir ve hiikmimti duyurur: «Oz anasi kendi gocugunun olmesini istemez. Qocuk, şiiphesiz onun ikiye yanlmasmi istemeyen kadmmdir.» Bu hikmetli kararm haberi, riizgarla beraber engin kirlara yayilir.

9. «Urgaşi tiilki dawi» — «Dişi tilki davasi». Ayteke Biy'e (1682 —1766) yaşlan biraz ilerlemiş iki avci gelir, kavgalan bir dişi tilki yiiziinden başlamiş ve her ikisi de onun kendi hakki oldugunu iddia eder. «Oglum, bir kararini ver» demişler her ikisi de. Birincisi anlatiyor: «Ben onu yazm başmdan beri koruyarak bekliyordum, tilkinin tiiyleri dtizelsin, kalitesi artsm diye bekliyordum.» Boyle bir mevsim ancak bir ay sonra başlar. O, yani diger avci ise, tilkiyi soz konusu etraftan vurmuş. Bu ikinci avci şoyle anlatiyor: «Ben onu izinden takip ettim, о kirda dolanmaktaydi, о zaman ben tilkiyi vurdum, demek tilki benimdir.» Ayteke Biy, bilindigi gibi XVII —XVIII. yiizyillarda yaşamiş en bilge ve en me§hur iig biy-hakimin biridir. Halk hafizasmda onun hakkinda da Tole ve Kazibek biyler hakkmda oldugu gibi hikayeler var. Bunun yanisira gegen asirlarda yaşamiş gezginlerin, şarkiyatgi ilim adamlannin, halk ileri gelenlerinin yazili şekildigi biraktigi eserlerde de giizel hikayeler ve miihim malumatlar verilmiştir. Аупса Ayteke Biy'in bagladigi orijinl mahkeme kararlan kaydedilmiş. Bu olayda da onun dogal idragi on plana gikiyor. Her şeyi detayli olarak ogrendikten sonra o, tilkinin oltistine bakar ve kendi kararmi ilan eder: «Eger tilki erkek ise, ona izini bulup inini keşfeden ve vuran sahip olurdu. Lakin tilki dişi olduguna gore, о ini koruyan kişinindir, gtinkti dişi tilki ini korudugu zaman erkek tilki oyle degil, kirlarda dolamr durur.» Yalmz tamk olanlar degil, avcilarm kendileri de hiikiim gikarmadaki Biy'in mantigi ile getirdigi delillerine hayran kalirlar ve birbirlerine te§ekktirlerini sunarak ayrilirlar.

10. «Şider at saktaydi, at er saktaydi, er el saktaydi» — «Kostek ati saklar, at yigidi saklar, yigit yurdu saklar». Tole Biy'e kostek (§ider) galan bir hirsizi getirirler. Hayvan sahibinin evine yakm bir yerde otlamakta olan atm ayagmdan almaya galişirken sugtistti yakalamişlar. Biyden ona atalar kanununa uygun bir ceza vermesini isterler. Bu davayla ilgili Biy hiikmiintin manasmin anlaşilmasi igin kiigiik bir agiklama yapmak yerindedir. At (yilki), Kazak Hanligi toplumunda degeri ozel ve korunan bir hayvandir. Ati galan, kagiran, zapteden ve kasten yaralayan kişi Kir kanunlariyla nasil olsa cezalandinhrdi. At, savaş zamanlarmda devleti, yurdu korumada kullamlan ozel bir arag ve yer degiştirmede, hareket etmede en hizli binek hayvan idi. Esim Han (XVI —XVII yy.) ve Tawke Han (XVII —XVIII yy.) kanunlannin birinci maddesi bir erkek kişiyi, ikinci maddesi de bir ati oldiirenin taşiyacak sorumluluguna dairdir. Kazaklarin ttiresi «Jargi»da odenecek ceza ttirti, miktan atin bedeli ile ilgili olarak gosterilmedigi, atm cinsine, sinifina gore bunu belirlemeyi Biy'in bakmasma birakilmasi da dikkate degerdir. şimdi de Tole Biy'in karar verdigi soz konusu davaya gelelim. Gogebe Kazaklarda atin hareketini kontrole almak igin kullamlan kostegin birkag ttirti vardir: atin iki on ayagini baglamada «tusaw»; paralel olarak bir on bir art ayagi baglamada «ore»; bir on bir art ayagi gapraz olarak baglamada «şal şore»; iki on ve bir art ayagi baglamada «şider» kullamlirdi. şu davada tig ayagi baglamada kullamlan «şider» kostek soz konusudur. şider kostek, kayiştan ortilerek yapilirdi, atin yele veya kuyruk kilindan ortilmtiş kalin urgandan da olurdu, gok pahaliydi. Genelde «şider» daha gok kiymetli atlari baglamada ve korumada kullamlirdi. Tole Biy, hirsizla şahitleri dinledikten sonra, kaynaklardaki soylentilere gore, «kolay bir iş gortinen bunun htikmtinti vermeden once epey dtiştinmtiş». Biy, kendi kararini ilan eder: hirsizhkla suglu olan kişi, kostegin tig ucunu tig atin birer art ayagina takmali. Sonra о atlari tig tarafa kovalamasi lazim. Eger bu sirada kostek koparsa ve ondan en azmdan bir at boşanirsa, о zaman hirsiz hig sorguya gekilmeyecek. Kostek, о kadar saglammiş ki tig atm hig biri de boşanamamiş. О zaman da Tole Biy, davacilara bakarak şgyle der: «Bui şider — tiş er» kelime kelimesine «Bu kostek, tig erkektir», anlami ise: Kostek, tig erkegin kuvvetine eittir, demek hirsiz, tig adet ergin yaşma gelmiş yani beş yaşmdaki at bedelinde ceza odeyecek.



III

Biy-hakimler, rtitbelerine, hizmet ettikleri yerlerine gore, daha dogrusu toplumdaki ntifuz sahasma ve kazandigi saygi derecesine gore ayirt edilirdi. Tobe Biy başka bir deyişle «Baş Hakim», bir gok resmi mahkeme derecelerinin en tist mevkinde bulundu.



Bilindigi gibi, bu unvan, kendi mukadderatim kendisi belirlemeyi iistiin goren gogebe Kazaklarin ayncalik gostermeksizin eşit davranma devrinde halk arasmda taninma ve profesyonellik olgtisti idi. Jiiz (...) sminnda, ayn bolgelerde ve biiyiik kabile topluluklarmda sayilan, itibarli olan biyler Tobe Biy olurdu. Onlarm unvanlarina kendi bolgelerinin adi ve en biiyiik şohreti eklenirdi. Ornegin, XVII ytizyilin ikinci ve XVIII yuzyilin ilk yansmda yaşamiş Tole Biy Biiyiik Jiiz'iin Tobe Biyi (Baş Hakim), Kazibek Biy Orta Jiiz'iin Tobe Biyi, Ayteke Biy ise Kiigiik Jiiz'iin Tobe Biyi olarak tanildilar. Tobe Biy unvani, zamanmda zor ihtilafli dava yuzunden anlaşmazliga giren taraflarm birkag kez Tobe Biy segtikleri şahislara verildi. Onlara her taraftan, geşitli kavim ve kabilelerden adalet arayanlar başvurabilirdi ve boyle oluyordu da.

Zor, mtihim ve getin olan davali işlerde taraflar, Biyler yargilamasina başvurmadan once Tobe Biyin kim olacagmi kendileri arasmda iyice gortiştirler. işin asili şbyledir: genelde oldugu gibi biiyiik kabile toplulugunun gikarmi savunacak her iki taraf onceden kendi Tobe Biyini, bunu baş avukat da diyebiliriz, tayin ederler. işte olagan bir olay: XIX yuzyilin ortalannda iki ayn bolgeye ait yani ayn yoneticiye bagli komşu iki biiyiik kabile toplulugu Matay ve Jalayir arasmda gayirligi geniş Altin Emel (Jetisu'da) yaylasmi elde etmek igin gok biiyiik kavga gikar. Kavga sirasmda Jalayir kabilesinden iig, Matay kabilesinden iki kişi oliirler. iki taraf da «Miyat» ilan ederler, bunda boyle onlari kollayan başka kabileler, olacak mahkeme duruşmasinda taraflarmi tutmaya davetlidir. Jalayirlilar (Sultan Tezek Tore'nin idaresinden) şu nehri kiyilarmdaki yaylalari mekan tutan biiyiik kabileler toplulugu Dulatlara kurye gonderirler. Mataylar da Ar m kabilelerinden yardim isterler. iş tehlikeli bir siiretle gelişmeye başlar: başlangigtaki birkag kişinin oldugu kalabalik kavgasi, şimdi kardeş katli bir savaşa ulaşabilirdi. Hemen Biyler mahkemesini kurmak gerekiyordu. Bu garenin gergekleşmesi igin de goziimlenmesi gereken bir siirii sorun vardi: nereye ve kime başvurulmah, adaletli bir mahkeme olmasi igin Tobe Biy (Baş Hakim) olarak kim segilmeli. Tabii ki her taraf kendi Biylerini hazirlamaya koyulur, bu Biyler sonra Baş Hakimi segecek ve mahkemede onlar kendileri de davaci olarak katilacaklardir. idareci Sultan Ali, Jalayirlardan kurye gelince bellibaşli Biyleri meclise gaginr. Onlarm arasmda bulunanlar: Suranşi Bahadir (şapiraşti kabilesinden), Tuganbay Biy (Talgar Bolgesinden), Karabay Biy ve Dihanbay Biy (Botabay Bolgesinden), San Biy (San Uysin kabilesinden), Baygazi Biy ve Kobekbay Biy (Kaskarau Bolgesinden), Dawtali Biy (Sambet'lerden) vb. Heyecanh bir mtizakereden sonra, mahkemede «akraba» kabileler toplulugunun davasini savunmak igin gidecek şahsi Biyleri belirlemeye gegerler. idareci Sultan'm «Mahkemeye burada bulunan herkes mi gidecek yoksa ancak ozel birinizi mi segecegiz?» sorusuna kizgm kişiler şoyle cevap verir: «Hepimiz gidecegiz ve btitiin Mataylari kana boyayacagiz...». О zaman btitiin bolgeye meşhur Boltirik Biy soz almiş. O, «biz hepimiz akrabayiz, kendi aramizda ne gibi kavga gikarsa giksm, biz sonunda bir anlamaya varmahyiz. Bu bizim dedelerimizin emanetidir» dedikten sonra kizişan kalabalik biraz yatişir. Bu sozlerden sonra Jalayirlara destek vermek igin «hakem mahkemesine» gidecek tecriibeli bir Biyi tayin edip, beraberine birkag kişi katilmasi lazim diye karar verirler. Mtizakere ve adaylan segme şu tarzda geger: Her ayri kiigiik kabile kendi Biyini aday gosterir. şomay Biy (Sikim kabilesinden) segmeya dair teklif «Bu toprak davasi gok muhimdir, ay Biyin goziime bagladigi davalar ise gogunlukla kiigiik topraklarla ilgili idi, daha biiyiik kararlar vermedi» sozleriyle reddedilir. Dawtali Biy (Sambet kabilesinden) de «gok iri ve hantal» oldugu ileri siiriilerek desteklenmiyor. Karabay Biy hakkinda ise «onun Biyliginden yigitligi daha tisttindtir» ifadesi ortaya atilir. Tanmmiş Suranşi Bahadir'a dair «0 sozle degil, daha gok kihgla savaşmayi sever» diye delil getirirler. Daha bir taninmiş Biy San'yla (San Uysin kabilesi) ilgili itiraz da duyulur: «0 daha gok kadinlarla sohbet etmekten ve onlann mtinakaşalari arasmda bulunmaktan hoşlanir». Tartişmaya aralarindaki en yaşlisi sessiz oturan bilge ihtiyar katilir. Onun gok belagatli konuşmasi, meclise toplananlara biiyuleyici bir etki yapar. О şoyle der: «Munday iilken dawga awizdiga soz bermeytin, ayaktiga jol bermeytin, aytuh şeber adam kerek. Az ata Isti arwagi dep awizdanna almaysmdar. Bui dawga Isti Boltirik barsm. Onan şeşen, onan tapkir kaysm barsin?» kelime kelimesine «Bunun gibi biiyiik davaya agzi varlara soz vermeyen, ayagi varlara yol vermeyen, tamnmiş usta adam gerek. Kadirli soy Isti ismini hig agza almiyorsunuz. Bu davaya Isti Boltirik gitsin. Ondan dilbaz, ondan kivrak zekali hanginiz varsimz?» soztine biraz ara vererek: «Ogan serik Kebekbay biy bolsin, kasina erip Baygazi biy barsin» — «Ona yoldaş Kebekbay Biy olsun, beraberinde Baygazi Biy gitsin». Ihtiyar bilgenin teklifi kabul edilir ve biiyiik kabile Jalayir'dan Altin Emel'e bu iig kişinin gitmesi kararlaştmlir ve yola gikmalari igin hazirliklar yapilmaya başlar.

Mataylar tarafmda da hemen hemen aymsi yaşanmaktaydi. Birkag giin siiren miizakereden sonra, Mataylar davasmi savunmaya iig iinlii şahsin gitmesi karara baglamr. onlar: Kunanbay Biy (Baş Biy), Kusbek Tore ve Taneke Biy.

Olaym bundan sonraki gelişmesi daha gok ilgi gekicidir. Temsilciler, beş alti giin gegtikten sonra onceden belirlenmiş, davaya bakilacak yere vanrlar. Mataylar tarafi, Koyankoz obasinin bir yanindaki bu dava igin ozel olarak kurulmuş otaga yerleşirler. Obanin obtir tarafina da Jalayir kabilesi yerleşir. Onlardan ayn olarak bu iki kabile toplulugundan gelmiş kalabalik misafirler bulunuyordu. Onlar igin de onlarca beyaz otaglar kurulur. Davaya bakmak igin segilen yerli sakinler, gelenege gore taraflarm temsilcilerini konuk gibi agirlarlar. Davamn yari resmi kismi, taraflarm baş temsilcileri Boltirik Biy (1771 — 1854) ile Kunanbay Biy'in (1804 — 1885) goruşmesiyle başlar. Goriişmeler gelenege uygun bir bigimde geger: saygili ve dostga davamn gikmasina sebep olan durumu ve amaci agiklamaya dair karşilikh sozlii tartişma yapilir. Tobe Biy — Baş Hakim olarak Boltirik Biy segilir. Bu gorevi almadan once о ant eder ve şoyle der: «Men aytsam istin dalelin biyliktin adilin aytam» — «Eger bana kalirsa davamn delilini, hukmun adilini soylerim». Ve oyle de olmuş, kaynaklar oylegosteriyor. Boltirik Biy, Altm Emel yoresinin tarihini ve yiizyillar boyunca ardi sira buraya sahiplik edenleri tek tek anlatir. Bu konu§masmda o, Altm Emel bolgesindeki yayla, kuyu adlarini ve mezar taşlarmdaki yazilarla damgalan esas alarak bu toprakalara birbiri peşi sira birgok halklarin, aynca Jalayir kabilesinin de sahip oldugunu izah eder. Qiinkii etraftaki son birkag yiizyil zarfmda meydana gelen kabirlerde onlarm dedelerinin isimleri bulunuyordu. Boltirik Biy, davali Altm Emel topraklannin eski zamanlardan beri sahibi Jalayir kabileler toplulugu oldugunu ilan eder. Biy kararinin kanitlayici gticti о kadar inandirici oluyor ki, davaci ikinci taraf bunu kabul etmek zorunda kalir. Biyler muhakeme usultiyle ilgili bu vaka J.Dadebayev'in 1994 yilinda, Almati'da Boltirik Biy'e ithaf ederek yayimladigi eserde betimleniyor.

Gogebeler obasindaki boy olarak ayrilan biiyiik veya kiigiik her toplulugun kendi Biyi olurdu, hem de Biy bir tane olmuyordu. Halk, kime başvuracagi konusunda segenege sahipti. Genelde muhakeme usultintin geleneksel miyarlarina uygun olan, başka bir degişle zekasi, bilgisi ve namuslulugu ile taninmiş ve oturdugu oba yakin olan Biyler tercih edilirdi.



Soz sonu olarak, muhakeme usultintin esasini ve nihai kararm amacim belirleyecek kaideler ile tespitler sistemi mevcud oldugu gibi, Biyler mahkemesinde bu amaca ulaşma yolunda tutulan usuller ve gerekgeler var oldugunu kaydetmek yerindedir. Bunlar, kisa ve ozlii vecizelerde, sik sik akilda kalmasi kolay uyakli bigimdeki oz deyişlerde gortiltir. Biy-hakimler, itibar ve derecesine bagimsiz olarak, bu sistemi, usulleri ve gerekgeleri bilmekle beraber, yerine ve duruma gore yorumlayabilmeli ve gerekli oldugu zaman uygulayabilmeliydiler ve onlarm mantik kapsamiyla amaca ulaşma yolunda tutulan yontem gergevesinden gikmamaliydilar. Asil fikri igeren soz konusu vecize, oz deyişlere agiklik ve şiirsel nitelik kazandirmak igin hayatin başka bir alaniyla ilgili ornekler de eklenirdi. Ornegin, «Daw murati — bitken, kiz murati ketken» — «Dava muradi bitmektir, kizin muradi gitmektir» tespitinde §ekil bakimindan ayni savdan birincisine, «davamn amaci sona ermek» olduguna canlihk katmak amaciyla ikincisi ilave edilmiştir. Bu tespitin kullanibta kisaca şekli de vardir: «Daw ttibi — bitim» — «Dava sonu uzlaşmadir». Biyler mahkemesinde «taraflan uzlaştirmak» on plandaki vazife sayildi, bu, sirasinda toplum istikrarini ve camia, genellikle halkin birligini saglardi. Kazibek Biy'e atfedilen bir vecize var: «Soz atasi, birlik; soz anasi, şmdik (gergek)». Bu vecizede Biyler mahkemesindeki soziin (tartişmamn) son amaci, toplum tiyelerinin birligini bozmak degil, hakikat ile adalete dayali olarak pekiştirmektir.



Достарыңызбен бөлісу:
1   2   3   4   5   6   7   8   9




©emirsaba.org 2024
әкімшілігінің қараңыз

    Басты бет