НАЦИОНАЛЬНЫЕ СТРАТЕГИИ РАЗВИТИЯ ТЮРКОЯЗЫЧНЫХ СТРАН
V Конгресс социологов тюркоязычных стран 305
Yeni bir bağımsız devlet olması nedeniyle Kazakistan’da sivil
toplumun henüz oluşmadığı söylenebilir ancak sivil toplum teorisine
uygun işleyen demokratikleşme sürecinin var olduğu bir gerçek. Ka-
zakistan 1990’larda başlattığı değişim sürecini devam ettiriyor: 1993
yılında kabul edilen ‘Bağımsızlık Anayasası’ daha sonra üç kez kısmi
değişime uğramışsa da siyasal sistemin ‘laik, demokratik, sosyal ve
hukuk devleti’ olarak belirlenen temel nitelikleri korunuyor. Kaza-
kistan siyasal sisteminde de ‘kuvvetler ayrılığı’ ilkesi benimsenmiş
durumda. ‘Yetkileri geniş’ başkanlık sistemi uygulanıyor. Devleti hal-
kın seçtiği Başkan temsil ediyor. Yasama organı olan parlamento iki
kanattan oluşuyor; Birinci kanattaki Meclis’i partiler ve seçim aracıy-
la halk iradesi oluşturuyor. İkinci kanattaki Senato’yu ise Meclis ve
Başkan belirliyor. Kazakistan’da 10’u aşkın siyasal parti yarış halin-
de ve (2012 Genel Seçimi sonucuna göre) bunlardan 3’ü kitle partisi
olabilmiş. Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev’in de üyesi olduğu
Nur Otan Partisi (%81 oy oranıyla) iktidarı kazanmıştır. Kazakistan
Demokratik Partisi (Ak Jol) (%8 oy oranıyla) ve Kazakistan Halk Ko-
münist Partisi (%7 oy oranıyla) ise Mecliste’ki muhalefet partileridir
(Türk, 2012: 13; DEİK, 2012:2).
Kazakistan’da totaliter tekçi rejimden demokratik çoğulculuğa,
kapalı toplumdan sivil topluma doğru dönüşüm var ve istendik ge-
lişmiş yapının oluşturulmasında giderek yaygınlaşan Sivil Toplum
Kuruluşlarının (STK) önemli katkıları oluyor (Purtaş, 2006: 2). Ka-
zakistan’da değişim döneminde amaçları; Stalin zulmüne uğrayanla-
rın durumlarının iyileştirilmesinden, kadınların sosyal ve toplumsal
hayata daha iyi intibak etmelerini sağlamaya, rüşvet ve yolsuzlukla
mücadeleden, SSCB döneminden miras kalan çevre sorunlarını çöz-
meye kadar geniş bir yelpazeyi kapsayan birçok STK ortaya çıkmıştır
(Türk, 2012: 16-17). 2012 yılı itibariyle Kazakistan’da 17,000 dola-
yında STK’nın faaliyet gösterdiği söyleniyor (Nogayeva, 2012: 193).
Bunlar içerisinde NSANH ön plandadır. NSANH’in Kazakistan Halk
Kongresi (KHK) Partisi ile de organik bağı vardır. Nitekim Olzhas
Suleimenov 1994 yılında İtalya’ya Büyükelçi olarak atanıncaya ka-
dar KHK’nin başkanlığını yapmıştır.
Genel olarak Orta Asya’da ve özel olarak Kazakistan’daki
STK’lar; çalışma alanları, hedefleri, örgütsel yapıları ve fonlanma
biçimleri itibariyle yoğun tartışılıyor. Çoğunluk görüşe göre, bu coğ-
ТҮРКІТІЛДЕС ЕЛДЕР ДАМУЫНЫҢ ҰЛТТЫҚ СТРАТЕГИЯЛАРЫ
306 Түркітілдес елдер әлеуметтанушыларының V Конгресі
rafyadaki STK’nın önemli bölümü toplumsal iç dinamikle ortaya
çıkıp gelişmemiştir; bunlar daha çok ABD, AB, Rusya, Çin ve İran
gibi güç odaklarının ekonomi-politik ve kültürel çıkarlarına hizmet
etmektedirler (Purtaş, 2006; Nogayeva, 2012). Bu iddianın karşısın-
daki görüşe göre ise, STK şeklinde gönüllü örgütlenenler ‘demokra-
siye inanan’ bu coğrafyanın insanıdır. Bu insanlar bilgi, teknoloji ve
mali kaynak olarak yetersiz oldukları için küresel çapta ilişkilerle bu
eksikliklerini gidermektedirler (Roberts, 2012: 315; OSCE/ODIHR,
2000: 8-9). STK konusundaki bu tartışma bu bildirinin kapsamı dı-
şında ayrı bir çalışma konusudur. Dikkat çekmek istediğim önemli
nokta, NSANH’i; ortaya çıktığı dönemin koşulları, varlık nedenini
oluşturan ‘hakçalık’ sorunu, hedefleri ve eylemleri itibariyle STK
kavramı yerine ‘Sivil İtaatsizlik’ kavramı aracıyla çözümlemek daha
anlamlı olacaktır.
20. yüzyılın son çeyreğinden itibaren toplumların özgürlük ve
adalet gereksinimi daha çok ‘bireyin ve devletin dâhil olduğu ortak
değerler, normlar ve davranışlar platformu’ olarak tanımlanan (Ay-
dın,2003:8) ‘kamusal alanda’ ve ‘müzakere sürecinde’ sağlanmak-
tadır. Kamusal alanda müzakerenin sonuç vermediği durumda ise
çeşitli protesto eylemleri ile alternatif bir diyalog formu ortaya çıka-
rabilmektedir (Sarıbay,1999:157) ki buna ‘sivil itaatsizlik’ deniliyor.
Olzhas Suleimenov ve NSANH’nin hikâyesi bu kavramsallaşmaya
uygun gözüküyor.
Sivil toplum teorisinde ‘birey’e dayandırılan ve onun ‘doğal
hakkı’ olduğuna inanılan sivil itaatsizlik; sistem dışı arayışlara yö-
nelmeden yasaların ya da hükümet politikasının değiştirilmesini he-
defleyen, kamuoyu önünde icra edilen (aleni), şiddete dayanmayan,
vicdani, ancak yasal olmayan bir eylemdir (Habermas, 1997: 121;
Çağlar,1993: 651). Sivil itaatsizlik, yurttaşların ‘haksız’ gördüğü oto-
ritelerle mücadelesidir ama bu yolla bile olsa sonuçta demokratik bir
katılma davranışıdır. Sivil itaatsizliğin amacı; öncelikle sorun üze-
rinde kamuoyunda bir tartışmanın başlamasına önayak olup, gerçe-
ğin ortaya çıkarılması ve böylece haklılaştırım açısından belirsizliğin
giderilmesidir (Atiker, 1998: 189). Pozitif hukuk açısından sivil ita-
atsizliğin yasal tanımı yapılamamaktadır. Ne var ki sivil itaatsizlik
bilimsel tanımdaki ölçütlere uyduğu ölçüde ‘katılımcı demokrasiyi’
geliştiriyor (Ost,2000;). Sosyoloji, hukuk, siyaset bilimi ve felsefe
НАЦИОНАЛЬНЫЕ СТРАТЕГИИ РАЗВИТИЯ ТЮРКОЯЗЫЧНЫХ СТРАН
V Конгресс социологов тюркоязычных стран 307
gibi alanlarda tartışılan sivil itaatsizliğin az çok uzlaşmayla belirlen-
miş ölçütleri şöyle sıralanabilir (Habermas, 1997: 121; Çağlayande-
reli, 2006: 3):
•
Sivil itaatsizlik hiçbir koşulda şiddet içermemelidir.
•
Sivil itaatsizlik sadece kişisel inanç ya da çıkarlara dayandırıla-
mayacak, ahlaki olarak gerekçelendirilen bir protesto eylemidir. Sivil
itaatsizlik eylemi �açık biçimde ifade edilebilecek çok ciddi haksız-
�açık biçimde ifade edilebilecek çok ciddi haksız-
açık biçimde ifade edilebilecek çok ciddi haksız-
lıklara yönelik olmalıdır.
•
Sivil itaatsizlik önceden ilan edilen, aleni bir edimdir. Bu ölçüt
gereği, yasadışı örgütlerin, çetelerin gizlice planlanmış eylemleri sivil
itaatsizlik değildir.
•
Sivil itaatsizlik, hukuk düzenine karşı genel bir itaatsizlik (dev-
rim, darbe, ayaklanma gibi) amacı gütmeden, anayasal düzenin işler-
liğini tehlikeye düşürecek boyutlara ulaşmadan, kurallardan birinin
ya da birkaçının kasti (iradi) bir şekilde ihlalini içerir.
•
Sivil itaatsizlik eylemi öncesinde sonuç getirecek yasal yollar
denenmiş ama sonuç alınamamış olmalıdır.
•
Sivil itaatsiz birey ve gruplar (aktivistler) tutuklanma, yargı-
lanma ve mahkûm edilme gibi ihlalin yasal sonuçlarını bilmeli ve
bunları üstlenmeye hazır olmalıdırlar.
•
Sivil itaatsizlik ‘haksızlığa’ gönderme yapan sembolik nitelikte
bir eylemdir.
Sivil itaatsizlik eylemleri, demokratik toplumda haklılaştırım (meş-
ruiyet) sorunlarının çözümünde önemli bir araçtır ancak kendisinin de
meşru olabilmesi için yukarıda sıralanan ölçütlere uygun olması gere-
kir. Habermas’ın sivil itaatsizliğin meşruiyeti konusunda görüşleri şöyle
(1997:120):
Bir protesto eylemi, yasal sınırların ötesine geçtiğinde bile, tü-
müyle sembolik olan özelliğinin bilincinde olarak, demokratik bir
cumhuriyetin anayasal kuralları ile özdeşleşmelidir. Sivil itaatsizlik
eylemi; protesto eylemi ile savaş (ve terör) eylemi arasında belirsiz
bir yerde durmamalıdır. Sivil itaatsizlik bir barış hareketidir. Barış-
çı yöntemlere sadakat bir ilke olarak savunulmalıdır… bilinçli ola-
rak yapılan yasal ihlaller biçimindeki protesto eylemleri bile, sadece
sembolik bir karakter taşımaktadırlar ve çoğunluğun adalet duygusu
ve idrak yeteneğine hitap etmek niyeti ile gerçekleştirilmektedirler.
Bu eylemler hükümetlere baskı yaparlar. Hükümeti protesto edilen
ТҮРКІТІЛДЕС ЕЛДЕР ДАМУЫНЫҢ ҰЛТТЫҚ СТРАТЕГИЯЛАРЫ
308 Түркітілдес елдер әлеуметтанушыларының V Конгресі
(uygulama, karar, yasa vb.) konusunda kararını değiştirmeye
zorlayacak tek şey, meşruiyetini (haklılığını) kaybetme riskinin
ortaya çıkmasıdır.
Moskova bilim insanı ve
NSANH
liderlerinden Vladimir Yaki-
mets,
NSANH’in
tedricen kabul görmesini «Diplomasinin Üç Tipi»
olarak kavramsallaştırdığı hareket tarzına bağlıyor. Birincisi «Halk
Diplomasisi� olarak isimlendirebilecek, çeşitli gösteri ve yürüyüş et-
� olarak isimlendirebilecek, çeşitli gösteri ve yürüyüş et-
olarak isimlendirebilecek, çeşitli gösteri ve yürüyüş et-
kinliklerinden oluşan; halkın çok sayıda ve aktif olarak katıldığı pro-
testo eylemleridir. İkincisi «Parlamenter Diplomasi» olarak bilinen,
yasama organlarına aday olma ve temsilci seçilme yoluyla hareketin
yasal ve örgütsel mevzuatını oluşturma etkinlikleridir. Üçüncüsü ise
�Uzman Diplomasi� denilebilecek, nükleer denemelere karşı kam-
Uzman Diplomasi� denilebilecek, nükleer denemelere karşı kam-
� denilebilecek, nükleer denemelere karşı kam-
denilebilecek, nükleer denemelere karşı kam-
panya yürüten (örneğin Nevada gibi) öteki uzman ve aktivistlerle or-
ganik bağlantılar kurmak yoluyla ortak örgütlenmeler ve etkinlikler-
dir (Udayakumar. vd. 2009: 29).
Yakimets’in ifade ettiği bu hareket tarzı ‘sivil toplum’ ve özel
olarak ‘sivil itaatsizlik’ teorisinde yer almamaktadır ama eklenme-
lidir. Genel olarak sivil itaatsizlik yasalara ve yöneticilere karşı yü-
rütülen bir hareket olarak tanımlanmaktadır ama yasayı yanına alan
aktivistin yöneticiye karşı mücadelesi ya da yöneticiyi yanına alan
aktivistin yasaya karşı mücadelesi hatta her üçünün de birlikte küresel
otoritelere karşı mücadelesi gibi farklı konfigürasyonlar düşünülme-
miştir.
Halkı ‘sivil toplum’ haline getirecek olan ‘Diplomasinin her Üç
Tipi’nde kanaat önderlerinin önemli rol oynadığı gözleniyor. Örneğin,
Sovyetler Birliği’nin 1953 yılında denemesini yaptığı hidrojen bomba-
sının ‘babası’ olarak anılan Andrei Sakharov’un
NSANH
katılımı ile
hareket ivme kazanmıştır
(Janco, 1991). Ama e
n başta Olzhas Sulei-
menov’u anmak gerekiyor. Abazov’un değerlendirmesiyle; Kazakistan
için, Olzhas Suleimenov ve
NSANH’in
önemi ve etkisi nükleer test
sitenin kapatılmasının çok ötesine geçer. Bu olay, Kazakistan’da ulusal
kimliğin güçlendirilmesi ve ulusal bilincin yükselmesine katkı yapan
ilk bağımsız kitle hareketi (ilk sivil itaatsizlik) olmuştur.
NSANH,
farklı kesimlerden liberal aydınları bünyesinde toplayabildiği gibi, ba-
ğımsızlık sonrası etnik ve kültürlerarası ilişkilere katkı yapmakta ve
Kazakistan hükümetinin liberal-politikalara barışçı geçiş formülünü
desteklemektedir (2011: 20).
НАЦИОНАЛЬНЫЕ СТРАТЕГИИ РАЗВИТИЯ ТЮРКОЯЗЫЧНЫХ СТРАН
V Конгресс социологов тюркоязычных стран 309
Görünüşe göre, Kazakistan’da halkın sivil toplum faaliyetleri
devlet ile birlikte yürütülüyor, bunun yanında daha çok ekonomik-li-
beral politikalar desteklenerek, zaman içinde siyasal-liberalleşmenin
de sağlanacağına inanılıyor (Düğen, 2012). Devlet’in ‘sivil toplum’
oluşumunu çeşitli uygulamalarla desteklediği gözleniyor. Bir proje
olarak «2006-2011 Sivil Toplum Geliştirme Konsepti’ yürütülmüş;
devlet organları ve STK arasındaki ilişkilere dair yaklaşımlar belir-
lenmiştir. Bunlar şöyle özetlenebilir: (a)Merkezi ve yerel yönetim
organlarında özel komiteler kurmak, (b)Özel amaçlı işbirliği sistem-
leri geliştirmek (örn. su kaynaklarının yönetimi için Tarım Bakanlı-
ğı ile STK işbirliği), (c)Toplumsal sorunları çözmek için devlet ve
toplum arasında STK’nın aracı rolünü pekiştirmek, (d)Farklı düzey-
lerdeki devlet yetkilileri üzerinde kamu kontrol mekanizmalarının
oluşturulmasına STK’nın katılımı, (e)Devlet organları icraatlarının
‘rapor modeli’ ile halkın bilgilendirmesi, (f)
Devlet programlarının
gerçekleştirilmesi üzerinde doğrudan kamu kontrolü sağlamak... Bu
yaklaşımı esas alan devlet, çeşitli konuları görüşmek üzere STK’yla
sık sık «Yuvarlak Masa», toplantıları düzenliyor (Saktaganova and
Ospanova, 2013: 1279).
Sonuç
Çalışmadan çıkarılabilecek önemli sonuç, toplumsal yapı olarak
‘sivil toplumun’ ve onun hakçalık sorunlarının çözümü için ortaya
konan ‘sivil itaatsizlik’ eylemlerinin giderek insanlığın ‘ortak değeri’
haline geliyor olmasıdır. ‘Küresel dünyada’ toplumsal değişmeler,
bundan 30-40 yıl öncesinde olduğu gibi rijit ideolojilerle hareket
eden ‘sosyal sınıfların’ sendika ve parti aracıyla giriştikleri siyasal
mücadelelere göre değil, bireylerin ve onların gönüllü birliktelikleri
olarak sivil toplum kuruluşlarının (STK)
ulaşım ve iletişim (internet)
teknolojilerinin katkısıyla, ‘yatay ilişki ağlarında’ ortaya koydukları
‘yeni toplumsal hareketler’
ekseninde gerçekleşiyor. Dolayısıyla gele-
neksel iktidar anlayışında olanların ya da görece katı ideolojik motifler-
le hareket edenlerin hoşuna gitmese de belirli bir toplumda değişmeye
yol açabilecek olan ‘hakçalık’ sorunları artık toplum içinde (meslek
grupları, ev kadınları, öğrenciler gibi) farklı sosyo-kültürel kesimlerin
ve daha geniş olarak da dünya toplumlarının ortak sorunudur.
Bu konuda temel sorun bilimde kavram ve teori olarak söz ettiği-
miz olgusallıkların ortak ifade edilememiş olmasıdır.
ТҮРКІТІЛДЕС ЕЛДЕР ДАМУЫНЫҢ ҰЛТТЫҚ СТРАТЕГИЯЛАРЫ
310 Түркітілдес елдер әлеуметтанушыларының V Конгресі
Bu çalışmada Nevada-Semipalatinsk Anti-Nükleer Hareket’in
(NSANH), daha çok ‘
çevre’ ve ‘sivil toplum’ teorik
bağlamı üzerinde
duruldu. Özde NSANH Kazakistan ‘STK’ları içerisinde değerlendirile-
bilir ve fakat bu başka çalışma konusudur. Çalışmada NSANH’in sivil
itaatsizlik ve çevre hareketi boyutuyla literatürde hak ettiği yeri alma-
dığı tespit edildi. Batı’da geliştirilen çevre ve sivil itaatsizlik kavram ve
teorilerinin temel eleştirisi ‘dünyanın geri kalanına genelleyememeleri-
dir. Bu ve benzeri incelemeler ile teorik eksikliklerin giderilebileceğine
inanıyorum.
NSANH Orta Asya’da ‘sivil toplumu’ esas alan ‘demokratik yö-
netimlerin’ ortaya çıkmasına ve devamında ‘Soğuk Savaş’ döneminin
sona ermesine ve ‘Küreselleşme’ sürecinin önünün açılmasına katkı
sağlamış bir harekettir. Kazakistan toplumu bu toplumsal değişme
olayını siyasal ve sivil boyutta birlikte gerçekleştirmiştir. Bu bildiride
özel olarak NSANH’in çevreci karakteriyle birlikte ‘sivil itaatsizlik’
özelliğine vurgu yapılmıştır.
Küresel çevre krizi karşısında ekonomik ve siyasal egemenle-
rin ayak direttiği ortamda Kazakistan nükleer silah denemelerini sivil
itaatsizlik eylemleriyle ülke topraklarında durdurabilmiş, yasaklamış
özel bir toplumdur. Olzhas Suleimenov ve NSANH sadece bilimsel
makale ve bildiriler ile değil; belgesel, film ve yaygın medyanın öte-
ki araçlarıyla özellikle Batı kamuoyuna anlatılmalıdır. Bildiride, Ka-
zakistan deneyiminin, 2050 küresel çevre sorunlarının çözümü için
‘model’ oluşturabileceği sonucuna varılmıştır.
Bildiri argümanlarına göre, NSANH; ‘Sivil Toplum’ açısından
özgün bir ‘sivil itaatsizlik’ hareketi ve ‘Çevreci Hareket’ açısından
da insanı ve doğayı birlikte ele alan (anhtropo-eco/centric) ‘yeni bir
yaklaşım’ olarak değerlendirilmiştir.
KAYNAKÇA
Abazov, R. (2011) Green Desert the Life and Poetry of Olzhas Suleime-
nov, U.S.A: Cognella.
Anonim 1. (2012, September 11) New format of Nuclear Club, Erişim:
13 Şubat 2014, http://vestnikkavkaza.net/articles/politics/31246.html
Anonim 2. (2014, Mart 03) Türk Halkları Asamblesi (THA) 5. Kurultay
açıklaması, Erişim: 05 Mart 2014, http://www.felsefeturk.org/GuncelHaber.
aspx?id=24&sayfaid=
НАЦИОНАЛЬНЫЕ СТРАТЕГИИ РАЗВИТИЯ ТЮРКОЯЗЫЧНЫХ СТРАН
V Конгресс социологов тюркоязычных стран 311
Anonim 3. (2014, Mart 03) Движению �Невада-Семей� — 25 лет,
Erişim: 03 Mart 2014, http://vsemee.kz/novosti-v-semee/2014/03/03/dviz-
heniyu-nevada-semej-25-let/
Atiker, E. (1998), Modernizm ve Kitle Toplumu, Ankara: Vadi.
Aydın, M. (2003), �Kamusal Alan ya da Siyasetin Ön Bahçesi�, Sivil
Toplum Dergisi, 1 (4), s.7–18.
Chance, M. (2007, August 31) Kazakhstan’s Nuclear Orphans Are A Dis-
tressing Sight, Semey, Kazakistan (CNN), Erişim: 5 Şubat 2014, http://edition.
cnn.com/2007/WORLD/asiapcf/08/30/btsc.chance.nukes/index.html
Çağlar, B. (1993), �Sivil İtaatsizlik Olgusunun Değerlendirilmesi�,
(iç.) Argumentum Dergisi, Temmuz-Aralık 1993, Yıl 3–4, Sayı 36–41.
Çağlayandereli, M. (2006). �Sivil İtaatsizliğin Katılımcı Demokrasi
Bağlamında Farklı Görünümleri�. Polis ve Sosyal Bilimler Dergisi, 4-1,
s.43–69.
DEİK (2012). Kazakistan Ülke Bülteni 2012. İstanbul: DEİK (TC Dı-
şişleri Bakanlığı, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu)
Dunlap, R. E. and Catton, W. R. (1994). �Struggling with Human
Exemptionalism: the Rise, Decline and Revitalization of Environmental So-
ciology�. The American Sociologist, 25, 5-30.
Düğün, T. (2012, Şubat 06). Kazakistan’da Muhalefet ve Demokra-
si. Erişim: 15 Şubat 2014. http://www.21yyte.org/tr/arastirma/kazakis-
tan/2012/02/06/6476/kazakistanda-muhalefet-ve-demokrasi
Saktaganova, Z.G. and Ospanova, D.K. (2013). �Non-Governmental
Organizations in the Republic of Kazakhstan: Principle Stages of Formati-
on and Development�. Middle-East Journal of Scientific Research 15 (9):
1277-1284, 2013.
Habermas, J. (1997), �Sivil İtaatsizlik: Demokratik Hukuk Devletinin
Denek Taşı. Almanya’da Otoriter Legalizm Karşıtlığı�, (iç.) Kamu Vicda-
nına Çağrı – Sivil İtaatsizlik, s.116–136. (çev.) Y. Coşar, İstanbul: Ayrıntı.
Janco, G. (1991). �Nevada-Semipalatinsk: The Soviet Uhion’s Anti-
Nuclear Movement�. Almaz Estekov ile Röportaj, Erişim: 01 Mart 2014,
http://www.eurasiacenter.org/archive/1990-1999/6 Yesterkov.doc
Jordan, Tim. (2002), Eylemci, (Çev: G. Ç. Güven), İstanbul: Kitap.
Kaboğlu, İ. (1999). �Sivil İtaatsizlik�. (iç.) Sivil İtaatsizlik, Disiplinle-
rarası Kolokyum 7–9 Kasım 1997 Uludağ/Bursa, (Edit. H. Ökçesiz), İstan-
bul: Dünya Yerel Yönetim Ve Demokrasi Akademisi (Wald) Yayını, s.189-
203.
King, H. (2010, November 29). Kazakhs Stop Nuclear Testing (Neva-
da-Semipalatinsk Antinuclear Campaign), 1989-1991, Erişim: 3 Ocak 2014,
http://nvdatabase.swarthmore.edu/content/kazakhs-stop-nuclear-testing-ne-
vada-semipalatinsk-antinuclear-campaign-1989-1991
ТҮРКІТІЛДЕС ЕЛДЕР ДАМУЫНЫҢ ҰЛТТЫҚ СТРАТЕГИЯЛАРЫ
312 Түркітілдес елдер әлеуметтанушыларының V Конгресі
Konak, N. (2010). Çevre Sosyolojisi: Kavramsal ve Teorik Gelişmeler.
Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi. 24 / 2010. s.271-283.
Murphy, R. (2002). Sociology as If Nature Did not Matter: An Eco-
logical Critique. (Edited by R. Scott Frey). The Environment and Society
Reader. Boston: Allyn and Bacon.
Mutlu, A. (2009). Türkiye’de Çevre Sorunları Literatürünün Baskın
Niteliği ve Sosyal Bilimler Yaklaşımının Gerekliliği. Ankara Üniversitesi
Çevrebilimleri Dergisi, Cilt 1, Sayı 1. s.71-82.
Nişancı, Ş. (2000). Sivil İtaatsizliğin Teorik Temelleri ve Meşruiyeti
Meselesi, Yayınlanmamış Doktora Tezi, Sakarya: S.Ü. S.B.E.
Nogayeva, A. (2012). �ABD, Rusya ve Çin’in Nüfuz Mücadelesinde
Orta Asya: Araçlar ve Süreçler�, Bilig, Yaz 2012, Sayı 62, s.183-204.
OSCE and ODIHR (2000). NGOs in the Caucasus and Central Asia:
Development and Co-operation with the OSCE. Human Dimension Imple-
mentation Meeting. Warsaw, Poland: October 2000. p.1-19
Ost. F. (2000). �La Désobéissance Civile. Jalons Pour Un Débat�, Dans
Obéir Et Désobéir: Le Citoyen Face A La Loi, (Edit. P. A. Perrouty), Bruxel-
les: L’université De Bruxelles, p.15–37.
Purtaş, F. (2006). �Kazakistan’da Sivil Toplum Kuruluşları, İç ve Dış
Politikaya Etkileri�. OAKA (USAK), 1/1, s.1-18.
Roberts, S. R. (2012). �Doing the Democracy Dance in Kazakhstan:
Democracy Development as Cultural Encounter�, Slavic Review 71/2. Sum-
mer 2012. p.308-330.
Sarıbay, A. Y. (1999). �Sivil İtaatsizlik�. (iç.) Sivil İtaatsizlik, Disip-
linlerarası Kolokyum 7–9 Kasım 1997 Uludağ/Bursa, (Edit. H. Ökçesiz),
İstanbul: Dünya Yerel Yönetim Ve Demokrasi Akademisi (Wald) Yayını,
s.154–158.
Türk, F. (2012). �Kazakistan’da Değişim Sürecinde Ortaya Çıkan Si-
yasal Partiler ve Hareketler�, Hukuk ve İktisat Araştırmaları Dergisi, Cilt 4,
Sayı 2, s.11-20.
Udayakumar, S. P. and Kapoor, H. and Ramesh, R. (2009, 01 February).
�The Nevada-Semipalatinsk Anti-Nuclear Movement of Kazakhstan� Nuc-
lear Free Indıa Vol.1, Issue 4, p.27-32.
Wittner, L. S. (2003). The Struggle against the Bomb, vol. 3: Toward
Nuclear Abolition: A History of the World Nuclear Disarmament Movement,
1971 to the Present. Stanford: Stanford University Press.
НАЦИОНАЛЬНЫЕ СТРАТЕГИИ РАЗВИТИЯ ТЮРКОЯЗЫЧНЫХ СТРАН
V Конгресс социологов тюркоязычных стран 313
Достарыңызбен бөлісу: |